Kapıyı kapattığımda, odada yalnız kaldım. Pencere pervazından sızan hafif loşluk, bedenimin kıvrımlarını neredeyse bir gölge oyunu gibi ortaya çıkarıyor. Yavaşça duvara yaslanıp gözlerimi kapatınca, sanki içimde uzun süredir bekleyen bir enerji uyanıyor. Ellerimle saçlarımı geriye doğru atarken, boynumdan belime inen ince ürpertiyi hissediyorum bu enerjim Selçuklu Escort kızı olmama yetiyor.

Bedenim, sanki karanlıkta kendi ışığını bulmuş gibi. Parmak uçlarım çıplak tenimde gezindiğinde, içimde gezinen heyecan dalgası artıyor. Omuzlarımdan başlayarak, sırtımın kıvrımına doğru inmeye başlıyorum. Kimi zaman hafif, kimi zaman kararlı dokunuşlar… Küçük nefeslerim, ritimli kalp atışlarıma karışıyor.

Göğüs kafesimdeki hafif ısınma, kalbimin daha güçlü atmasına sebep oluyor. Her nefeste, vücudumun içindeki nabzı daha net duyuyorum. Dokunuşlarım ilerledikçe, bedenimin farklı noktalarında tutkunun tatlı bir kıpırtısı dolaşıyor. Belimin inceliğinde dolaşan ellerim, beni durup dururken gülümsetiyor. Çünkü orada saklı bir sır gibi hissettiğim güç, beni kendime daha çok yaklaştırıyor.

Kalçalarımın yuvarlak hatları, her dokunuşta beni biraz daha cesur kılıyor. Bu cesaret, bedenimin sınırlarını keşfetmekle ilgili değil, kendi içimdeki sesle yüzleşmekle ilgili. Dokunuşlarım yavaşladıkça, bedenimle kurduğum iletişim derinleşiyor. Artık karanlıkta değilim—içimdeki ışığın farkındayım. Varlığım, her nefeste biraz daha belirginleşiyor.

Bedenimde dolaşan bu duygu seli, bana kendimi hatırlatıyor benim ben olduğumu hatırlıyorum Escort Selçuklu Leyla olduğumu… Hem narin hem güçlü, hem sakin hem tutkulu… Her kıvrımda, her tende, her nefesimde kendi sesimi duyuyorum. Bu ses, karanlıkta uyanan o parıltılı ışığın ta kendisi.